Kadir Gecesi Hangi Gün?

Kadir Gecesi, mübarek Ramazan ayı içinde saklı kılınmış olup, bin aydan hayırlı olduğu bizzat Kur’ân-ı Kerîm’de beyân edilmiştir. Cenâb-ı Hak, Kadir sûresinde bu gecenin azametini şöyle beyân buyurur:

اِنَّٓا اَنْزَلْنَاهُ فٖي لَيْلَةِ الْقَدْرِۚ ﴿١﴾ وَمَٓا اَدْرٰيكَ مَا لَيْلَةُ الْقَدْرِؕ ﴿٢﴾ لَيْلَةُ الْقَدْرِ خَيْرٌ مِنْ اَلْفِ شَهْرٍؕ

“Şüphesiz, biz onu (Kur’ân’ı) Kadir Gecesi’nde indirdik. Kadir Gecesi’nin ne olduğunu sen ne bileceksin? Kadir Gecesi bin aydan hayırlıdır.”¹

Bu mübarek gecenin Ramazan’ın hangi gecesine tevafuk ettiği hususunda müfessirler ve muhaddisler arasında ihtilaf vâki olmuştur. Ehl-i ilim, Resûlullah’ın (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) hadislerinden ve sahabe-i kiramın beyanlarından hareketle Kadir Gecesi’nin Ramazan’ın son on gecesinde aranması gerektiğini kabul etmişlerdir. Bilhassa tek gecelerde, hususen 27. gecede vuku bulduğuna dair rivayetler ziyadedir.

İmam Buhârî ve Müslim’in rivayet ettiği bir hadis-i şerifte Nebiyy-i Ekrem (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:

تَحَرَّوْا لَيْلَةَ الْقَدْرِ فِي الْوِتْرِ مِنَ الْعَشْرِ الأَوَاخِرِ مِنْ رَمَضَانَ

“Kadir Gecesi’ni Ramazan’ın son on günündeki tek gecelerde arayınız.”² 

İmam Şafiî ve birçok âlim, bu hadis-i şerife binaen Kadir Gecesi’nin 21, 23, 25, 27 veya 29. gecelerden birinde olabileceğini söylemişlerdir.

Lakin ekseriyet-i ulema, sahabe ve tâbiîn’den gelen rivayetleri esas alarak Kadir Gecesi’nin 27. gece olduğuna hükmetmişlerdir. İbn Abbas (Radıyallahu anh), bu gecenin Ramazan’ın 27. gecesi olduğuna dair kuvvetli deliller bulunduğunu beyan etmiştir. İmam Ahmed bin Hanbel de bu görüşü tercih edenlerdendir.

Öte yandan, bazı âlimler Kadir Gecesi’nin Ramazan’ın her yılında farklı bir geceye denk gelebileceğini söylemişlerdir. İmam Nevevî ve İbn Hacer el-Askalânî, bu görüşü destekleyenler arasındadır. Onlara göre hikmet, mü’minlerin her geceyi ihya etme şevkiyle hareket etmeleridir.

Kadir Gecesi’nin gizli tutulmasının hikmeti hakkında ulema, Müslümanların ibadetlerini yalnızca belli bir geceye has kılmamaları, Ramazan boyunca gayret göstermeleri için olduğunu beyan etmişlerdir. Şu halde, bu mübarek geceyi yalnızca bir günle sınırlandırmayıp, Ramazan’ın son on gününü ibadet ve taat ile ihya etmek efdaldir. Resûlullah (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Ramazan’ın son on gününde itikâfa girer, ailesini ibadete teşvik eder ve geceleri ihya ederdi.³

Kadir Gecesi, meleklerin yeryüzüne indiği, rahmet kapılarının sonuna dek açıldığı, dua ve istiğfarların kabul olunduğu mübarek bir gecedir. Bu gece, istiğfar etmek, Kur’ân tilavetinde bulunmak, dua ve niyaz ile Cenâb-ı Hakk’a yönelmek mü’minler için büyük bir fırsattır. Resûlullah (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem), Hz. Âişe’nin (Radıyallahu anha), “Ya Resûlallah! Kadir Gecesi’ne erişirsem nasıl dua edeyim?” sualine:

اَللَّهُمَّ إِنَّكَ عَفُوٌّ تُحِبُّ الْعَفْوَ فَاعْفُ عَنِّي

“Allah’ım! Sen çok affedicisin, affı seversin, beni affet”⁴duasını yapmasını tavsiye etmiştir.

Binaenaleyh, Kadir Gecesi’ni ihya eden bir mü’min, bin ay ibadet etmiş gibi sevaba nail olur. Bu geceyi gafletle geçirmek büyük bir mahrumiyettir. Mü’minlerin bu geceyi tam bir ihlas ile idrak etmeleri, namaz, zikir ve istiğfar ile meşgul olmaları elzemdir. Cenâb-ı Hak, bu mübarek geceyi layıkıyla idrak eden kullarından eylesin. Âmin.

---

DİPNOTLAR

¹     (Kadir, 1-3)

²    (Buhârî, Fazl-i Leyleti’l-Kadr, 3; Müslim, Salât, 207)

³    (Buhârî, İtikâf, 1)

⁴    (Tirmizî, Deavât, 84)